26.04.2009

Güzel günler bu günler..

Üzerimde bir tembellik var bugünlerde. Yazacak bir sürü şey var ama yazamıyorum. Mehtap' ın yazısını okuyunca silkelendim, kendime geldim .
Bir yerden başlayayım o zaman yazmaya.
Bu haftaya Ömür damgasını vurdu. 21 Nisan günü Bilim Sanat Merkezinin sınav sonuçları açıklandı, canım kızım benim kazanmıştı. Hem de ateşler içinde yandığı günün sabahında girmişti sınava. Hatta burada da bahsetmiştim hasta olduğundan. Canım kızım sürpriz yaptı bize. Telefon ile öğrendim sonucu, nasıl da mutlu geliyordu sesi. Hiç belli etmiyordu ama, merakla bekliyormuş sonucu, oysa babasıyla biz unutmuştuk bile. Pazartesi arayıp, sözlü sınav için randevu almamız gerekiyormuş. Umarım onun için en iyisi olur.
22 Nisan günü Ömür' ün okulunun gösterileri vardı. O gün firma ziyaretine Antep' e gitmiştim, dönüşte de işe dönmek zorunda kaldım. İzleyemedim sevgili kızımın çiftetelli oynayışını. Babası bol bol resim ve video çekmiş benim için, akşam evde izledim. Büyüdü benim canım kızım.
23 Nisan günü sabah erkenden Ömür' ü tören için okula yolcu ettik. Sonrasında da ona söz verdiğimiz bisikleti almaya gittik. Kırmızı büyük bir bisikleti var kızımın artık. Bisiklete hep destek tekerleklerle binmişti. Öğretelim diye nehir kanarına gittik. Ona fark ettirmeden bir kaç kez bıraktım bisikleti, düşmeden ilerledi. Olmuştu bu iş. Ama kendisinin haberi yoktu.
Akşam Tiyatro Festivaline biletimiz vardı. Oyun "Altı haftada altı dans dersi". Cihan Ünal' ın enerjisine, sağlıklı görüntüsüne hayran kaldım. Müthiş dans ediyordu. Nevra Serezli' nin de ondan kalır tarafı yoktu. Bugün tekrar bisiklete binmek için yandaki basketbol sahasına gittik. Artık kendisi sürebiliyor, durdurabiliyor bisikletini. Sadece ilk hareketlenmeyi yapamıyor. O da zamanla öğrenilir artık.
Gelelim bahçemize. Bu tatilde bahçeyle de ilgilendik. Apartmanın bahçesine ekmek için domates, salatalık, patlıcan fideleri aldık ve ektik. Bunlara ilave fasulye, soğan ve sarımsakta ektim. Aslında patates de ekmek istedim ama Serhat abartmayalım dedi diye vazgeçtim. Balkondaki saksıya ekmek için de çeri domatesle, süs biberi aldık, onları da ektik.
Dereotları da çıkmıştı yeni yeni. Önce rokalar sevindirdi beni, ardından dereotları. Aslında bir çiftçinin kızı olmalıymışım. Ne kadar çok seviyorum toprakla uğraşmayı.
İşte bunlar oldu hayatımda şimdiye kadar. Sayılı gün çabuk geçiyor ve tatil bitiyor.

Hiç yorum yok: